Sağlık Alanında Geleceğin 11 Yeni Mesleği
Teknolojik değişimler tıp dünyasını da değiştiriyor. Dijital sağlık teknolojilerindeki mevcut ve ileriye dönük değişimlere dayanarak, hayatımıza girebilecek 11 potansiyel mesleği sıraladık:
1- Hangi hastalığınız olduğunu kimse bilmiyor mu? Bir “sağlık kılavuzu”na sorun!
Sağlık kılavuzları, hastalarla yakından ilgilenen tıbbi görevlilerle ve yapay zekâyla bir takım halinde çalışabilirler. Bu kişilerin görevi; çok nadir görülen tıbbi sorunlarda, milyarlarca belgeyi birkaç dakika içinde tarayacak AI algoritmalarını kullanarak gerekli bilgileri toparlayıp sağlık profesyonellerine iletmek olabilir.
2- Oyunlaştırma uzmanları sayesinde iyileşmek oldukça eğlenceli bir hal alabilir.
Oyun oynamanın, hasta bakımını daha eğlenceli hale getirebileceği ve aynı anda insanlara yardım edebileceği milyonlarca yol var. Hatta buna çoktan başlandı bile! Plant Nanny, küçük bir bitki yetiştirmenize izin vererek günde doğru miktarda suyu içmenize yardımcı olan bir uygulama. Fakat gelecekte, bu durum çok daha kompleks bir hale gelecek. Oyun uzmanları; sanal gerçeklik veya arttırılmış gerçeklik olanaklarını kullanarak, bütün kişiselleştirilmiş oyunları tedavi planlarını izleyecek şekilde planlayabilirler.
3- Her cerrahi müdahalenin başarısı için arttırılmış gerçeklik veya sanal gerçeklik ameliyat planlayıcıları gerekecek.
Tümör çıkarma gibi karmaşık operasyonlardan önce cerrahlar kapsamlı bir şekilde hazırlanmalıdır. Gelecekte 3D baskılı organlar ya da arttırılmış gerçeklik/sanal gerçeklik (AR/VR) uygulamaları cerrahlara çok yardımcı olacak. Umut veren bir start-up olan Medsights Tech, zaten tümörlerin gerçek 3 boyutlu rekonstrüksiyonunu (yeniden yapılandırma) oluşturmak adına arttırılmış gerçekliğin uygulanabilirliğini test etmek üzere bir yazılım geliştirdi.
AR / VR ameliyat planlayıcıları 20-30 yıl içinde cerrahlara çok karmaşık cerrahi müdahalelere hazırlık konusunda yardımcı olacaklar. Tıp uzmanı, hangi işlemin gerçekleşeceğini açıklarken; planlayıcı, organları ve tüm süreci AR / VR aracılığıyla görselleştirecek.
4) Sanal gerçeklik terapileri ile acıyı azaltmak ve ağrıyı hafifletmek mümkün olacak.
Los Angeles’taki Cedars-Sinai Hastanesi’nde Brennan Spiegel ve ekibi, hastalarına stres atmaları ve ağrıyı azaltmaları için sanal gerçeklik dünyasını tanıttı. Böylece hastalar, özel gözlüklerle hastanenin dört duvarından kurtulabiliyorlar. “Farmoo” adlı benzer bir proje, genç kanser hastalarının kemoterapi tedavileri sırasında dikkatlerinin dağılmasına yardımcı oluyor.
Gelecekte sanal gerçeklik terapi tasarımcıları, acıyı hafifletmek için sanal gerçeklikteki potansiyeli kullanacaklar. Özellikle fobiler veya diğer psikolojik rahatsızlıklarla mücadele etmek zorunda olan hastalar için kullanılacak. Sanal gerçeklik terapi tasarımcıları, sanal gerçeklik tasarımında olduğu kadar psikolojide de uzman olacaklar.
5) Nano teknolojinin gelişmesiyle birlikte nanotıp mühendisleri büyük rağbet görecekler.
2030’lu yıllar: Lora’nın bir süredir başı dönüyor. Hızla kilo veriyor ve sebebini hiç kimse bir türlü bulamıyor. Lora’nın akıllı telefonu doktorundan bir randevu alıyor ve yapılan tetkikler sonucu Lenfoma olduğu ortaya çıkıyor. Lora şok oluyor fakat doktoru hastalığının erken teşhis edildiğini ve tedavi edilebileceğini söylüyor. Daha sonra doktor, ona harika bir çözüm önerisi sunacak olan bir nanotıp mühendisi ile bu konu hakkında görüşüyor. Bu kişi, nano-kafeslere uygulanan kemoterapi moleküllerinden oluşan kişiselleştirilmiş bir terapi üzerinde çalışıyor. Bu nano-kafesler Lora’nın vücuduna enjekte ediliyor. Daha sonra kemoterapi molekülleri kanserli hücreleri yok ediyor ve lenfoma daha etkili ve daha az ağrılı şekilde tedavi ediliyor.
Nanoteknolojinin yükselişi çok yakınlaştı. Böylelikle yüksek oranda hedeflenmiş onkoloji tedavileri ve bu kişisel terapileri tasarlayabilen ve planlayabilen tıp profesyonellerine çok yakında talep artacak.
6- Ev sensörlerinizden akıllı telefonunuza veri göndermede sorun mu yaşıyorsunuz? Sağlıklı nesnelerin interneti bağlayıcısını çağırın!
2040’lı yıllar: Bir mahallede tıpkı diğer aileler gibi Eva ve eşi, evde akıllı sensörlerden oluşan bir ağa sahipler. CubeSensors adı verilen, evlerinin her yerinde basit tasarlanmış olan küpler yerleştirilmiş. Bu akıllı küpler; evin içindeki hava kalitesini, sıcaklığı, nemi, gürültüyü, ışığı ve hava basıncını ölçüyor. Kişisel bilgilere dayanarak evdeki düzeni optimize etmek için ayarlanıyor. Aynı şekilde Eva ve eşinin uyku izleme, spor aktiviteleri ve sağlık parametrelerini ölçmek için giyilebilir küpleri de var. Bu sayede aniden hasta hissettiklerinde, akıllı algoritmaların gerçek bir doktora rahatsızlık vermeden verileri dakikalar içinde analiz etmesi için bütün verileri yapay zekâ tıbbi asistanına gönderiyor.
Ancak Eva, uyumluluk sorunları nedeniyle verileri bir araya getiremiyor. Böylece Eva, tıp bilgisine sahip bir teknoloji uzmanı olan sağlıklı nesnelerin interneti bağlayıcısını internet üzerinden çağırıyor ve uyumluluk sorununu düzeltiliyor. Dahası, evde kullanılan akıllı sensörler ile gündelik sağlık hizmetleri arasında uygun dijital sağlık çözümleri tasarlamada da yardımcı oluyor. Gelecekte, böyle teknisyenleri dijital sağlık alanında görmemiz mümkün olacak.
7- Sağlık labirentinde A’dan B’ye gitmekte zorluk mu yaşıyorsunuz? Bir hasta asistanı tutabilirsiniz!
2030’lu yıllar: Emily sağlıklı bir kız bebek olarak dünyaya geliyor fakat ilkokula başladığı dönemlerde bazı sorunlar başlıyor. Annesi, Emily’nin hiperaktif olduğunu ve dikkat sorunları çektiğini fark ediyor. Aynı zamanda Emily, hakkında söylenenleri kafasına çok fazla takıyor ve acı çekiyor. Annesi bu konu hakkında hangi doktorla görüşeceğini bilmiyor ve bilgisayarında olası çözümler ararken karşısına bir reklam çıkıyor: Hasta asistanını çağırın!
Annesi hemen reklamdaki numarayı arıyor ve samimi bir kadın sesi cevap veriyor. Bir toplantı düzenliyorlar. Hasta asistanı olan kadının kapsamlı tıbbi geçmişe, sağlık sistemi hakkında kapsamlı bir bilgiye ve sigorta sıkıntılarının nasıl çözüleceği ile ilgili geniş bir ağa sahip olması Emily’nin annesini heyecanlandırıyor. Anne, küçük kızının emin ellerde olmasından dolayı içi huzur dolu ve mutlu hissediyor.
8- Hayat-sonu terapistleri hastaları ölüme hazırlayacak.
İnsanlar ileride daha uzun ve sağlıklı bir hayat yaşayacak. Şu anda düşünülemez olsa da kendi ölümleri hakkında karar verebilmeleri bir gerçek haline gelecek. Düşünemediğimiz kadar büyük bir psikolojik yük olduğu için, ölüm konusunda uzman terapistlere ihtiyacımız olacak. Bu psikologlar, insanların hayatlarını ne zaman sona erdireceğine kimin karar vereceğini belirlemelerinde yardımcı olacak. Aynı zamanda sentetik olarak yaşamaya devam etme kararı verenlere de bilinçlerini bilgisayara aktarma konusunda yardımcı olacaklar.
9- Cyborg komşunuz sürekli hayatından şikâyet mi ediyor? Onu bir cyborg terapistine gönderin!
Neil Harbisson, algılanan renkleri müzikal ölçekte ses olarak işleyen özel bir elektronik göz ile yaşıyor. Dr. Kevin Warwick, koluna; ısıtıcıları, bilgisayarları ve ışıkları uzaktan çalıştırmasını sağlayan bir mikroçip yerleştirdi. Jesse Sullivan, sinir-kas grefti ile bağlanan biyonik bir uzuv ile donatıldığında bir cyborg haline geldi. Cyborg’lar zaten bizimle yaşıyor ve önümüzdeki yıllarda sensörler, protezler, nöroprotezler ya da biyo-baskıyla üretilen organları olan daha fazla insan olacak.
Bazı insanlar için aramızdaki cyborg’ları kabullenmek akıl almaz bir şey. Öyleyse, gelecekte bütün bu olağanüstülüğü işlemenin ne kadar zor olacağını düşünün. İşte tam da bu nedenle konunun uzmanlarına ihtiyacımız olacak: cyborg olarak yaşayan insanlara başarılı bir şekilde topluma entegre olabilecekleri konusunda yardım edecek olan cyborg terapistleri.
10- Sağlık verisi analistleri, büyük verilere anlam katacak.
Gelecekte sağlık verileri analistleri; büyük sağlık verilerini sürekli olarak analiz etmek, dönüştürmek ve yorumlamak konularında büyük talep görecek. Hastalar, hasta algılayıcılarının ölçümlerini doktora getirdiğinde bu verilerle uğraşmak da veri analistlerinin çalışmaları içerisinde yer alacak.
11- Felç olan insanlar beyin-bilgisayar ara yüzü tasarımcılarından yardım alacaklar!
Beyin-bilgisayar arayüzleri; beyin sinyallerini alır, analiz eder ve onları istenen eylemleri gerçekleştiren çıktı aygıtlarına yönlendirilen komutlara çevirir. Temel amacı felç veya omurilik yaralanması gibi nörolojik bozukluklar sebebiyle engelli hale gelen insanlara faydalı işlevler kazandırmak veya bunları onarmaktır. Gelecekte bu tür zarif arayüzlerin tasarımı, bunlar üzerinde tutkuyla çalışacak olan beyin-bilgisayar arayüzü tasarımcıları tarafından gerçekleştirilecek.
Kaynak: Medical Futurist
Submit a Comment