Image Image Image Image Image Image Image Image Image Image
Scroll to top

Top

Sosyal Medya Gıda Zehirlenmelerinin Önlenmesi İçin Kullanılabilir mi?

Sosyal Medya Gıda Zehirlenmelerinin Önlenmesi İçin Kullanılabilir mi?
Nihal Yormaz

Hepimizin başına hayatımız boyunca en bir kez gelmiştir; günlerdir dolapta bekleyen bir tavuk parçasını atıştırmak amacıyla ağzımıza attıktan sonra midemizde bir bulantı ve ağrı hissetmek. El alışkanlığı ve sosyal medyada hemen her şeyimizi paylaşma isteğimize bağlı olarak da “#bulantı, #hasta, #mide ağrısı” hashtagleriyle durumumuzu paylaşmışızdır. Peki, hiç attığınız bu hashtaglerin hastalıkların yönetilmesinde ve zehirlenme salgınlarının önlenmesinde kullanılmaya başlanabileceğini düşündünüz mü?

İngiltere’nin gıda güvenliği ve hijyen takibinden sorumlu Gıda Standartları Ajansı (FSA) The Telegraph gazetesinde yayınladığı bir raporda bu tür salgınların, Twitter yardımıyla önlenebileceğini öne sürdü. Raporda gıda veri güvenliğinin elbette yalnızca Tweetler ve hashtaglerle sınırlı olmadığını Facebook ve Instagram gibi sosyal ağların da yayınlanan iletilerin takibiyle güvenli gıda hazırlama konusunda bilgi kaynağı ve rehber olarak kullanılabileceğini öne sürdü. FSA raporunda yanlış ya da kötü hazırlanan sağlıksız ve güvensiz uygulamalar yüzünden insanların pişirilmemiş gıda ve yanmış gıdalara eğiliminin arttığı sonucuna vardığını da belirtiyor. FSA ürettikleri Norovirus adlı bir yazılım sayesinde, insanların bulundukları yerlerdeki etiketlerinin de analizini yaparak, salgının nerede ve ne düzeyde olduğunu tespit edebiliyor. Norovirus bu anlamda, sosyal medyayı sağlık amacıyla kullanan ilk yazılım olma özelliğini de taşıyor. Norovirus’un amacı, salgınların kullanıcıların bulundukları yerlere dayalı olarak tespit edilerek bu salgınların önüne geçmek.

Submit a Comment