Mylan’ın Fiyatlandırmasına Karşı Halkın ve Sosyal Medyanın Zaferi
Dijital mecranın gücünü kullanan kitlelerin hastaneler, ilaç şirketleri ve tıbbi teknoloji tedarikçilerini nasıl etkilediğini sosyal medya kampanyalarından biliyoruz. Özellikle son 10 yılda halkın talep ettiği şekilde hizmet vermek için pek çok ilaç şirketi sosyal medyayı bir veri toplama havuzu olarak kullanıyor. Yakın zamanda Mylan ilaç şirketinin başına gelenler de tam olarak halkın sosyal medya üzerinden elde ettiği bir zaferin temsilidir.
Kısaca özetlersek olaylar şu şekilde gelişiyor:
- Mylan son 6 yıl boyunca iki paket EpiPen için talep ettiği fiyatı kademe kademe arttırarak (toplamda %500) 600 $’ın üzerine çıkar. Uzun süre göze çarpmasa da sonunda bu artışlar sosyal medyanın gücüyle bir skandala dönüşür ve bu sene New York Times’a haber olur.
- Sosyal medya hareketleri sonucu 80.000 imza toplanır ve Kongre’ye 45 günde 121.000 mektup gönderilir.
- Mylan toplumun yoğun tepkisini çeker ve ilaç sektörünün öfke odağı olur. Hillary Clinton gibi büyük isimler mağdur ailelerin yanında durduklarını belirtip ilaç fiyatlarının düşürülmesini talep eder.
Bu olay tüketicilerin sosyal medya kullanarak başlarında bir lider olmadan bile ne kadar güçlü olabileceklerini gösteriyor. Öyle ki Times’ta yazanlara göre Mylan ile ortaklığı bulunan ve alerji üzerine çalışan tüm şirketler şu anda konu hakkında konuşmama kararı almışlar. Yıllar boyu yavaşça artan fiyatın bir noktada tüketicileri sınıra ittiği aşikârken kitlelerin birleşmesi hiç de gecikmemiş gibi.
Sonuçta verilen tepki o kadar etkili ki firma Pazartesi günü yaptığı açıklamada EpiPen’in genel bir versiyonunu çıkaracağını ve umumi kullanım nedeniyle iki pakedin toplamda 300 $ olacağını duyurdu. Bu da fiyatın %50 düşmesi demektir.
Sosyal medyanın sağlıkla bu kadar iç içe olması ve etkileşimde sınır tanımaması görüldüğü gibi her daim ilginç sonuçlara varıyor.
Submit a Comment