Chan & Zuckerberg Ä°nisiyatifi bünyesinde hayata geçirilen BioHub projesi, ülkenin en iyi üniversitelerinden araÅŸtırmacıları bir araya getirerek ileri saÄŸlık teknolojilerinin geliÅŸmesi için maddi destek yaratıyor. Yüksek bütçeli projenin nihai hedefi ise oldukça iddialı: “hastalık” kavramının tarihe karışmasını saÄŸlamak.

Mark Zuckerberg ve eÅŸi Dr. Priscalla Chan, 2015 yılında kurdukları Chan & Zuckerberg Ä°nisiyatifi ile bir süredir baÅŸta eÄŸitim ve saÄŸlık alanında olmak üzere dünyada öne çıkan problemlere teknoloji odaklı çözümler üretmek için çalışıyor. Ãœnlü çift, son olarak inisiyatif bünyesinde hayata geçirdikleri BioHub projesi ile gündeme geldi. 5 milyar dolarlık bir fonla çalışmalarına baÅŸlayan BioHub, ülkenin en iyi üniversitelerinden araÅŸtırmacıları bir araya getirerek ileri saÄŸlık teknolojilerinin geliÅŸmesi için maddi destek yaratıyor. Yüksek bütçeli projenin nihai hedefi ise oldukça iddialı: “hastalık” kavramının tarihe karışmasını saÄŸlamak.

BioHub çatısında araÅŸtırmalarını yürüten Kaliforniya Ãœniversitesi-Berkeley, Kaliforniya Ãœniversitesi-San Francisco ve Stanford Ãœniversitesi’nden bilim insanları, hastalıkları anında teÅŸhis edip tedavi üretmeye yönelik genetik teknolojiler üzerine araÅŸtırmalarını sürdürüyor. Bu yeni saÄŸlık teknolojileri sayesinde, bu zamana kadar sebebi anlaşılamamış hastalıkları aydınlatmak hatta hastalıkların belirtileri ortaya çıkmadan hastalığın varlığını tespit etmek mümkün olacak. Her yıl milyonlarca kiÅŸinin tanı konulamayan hastalıklardan ötürü öldüğü düşünülürse, Chan & Zuckerberg Ä°nisiyatifi’nin bu vaadi kulaÄŸa oldukça heyecan verici geliyor.

BioHub’da üzerine çalışılan bir diÄŸer proje ise “The Wand” adlı düşünceleri komuta dönüştüren bir tür makine-beyin arayüzü. Bir akıllı baÅŸlık olan Wand, kablosuz iletiÅŸim (wireless) yoluyla beyindeki düşüncelerin harekete, hareketlerin ise düşünceye geçmesini saÄŸlıyor. Yani, bu yeni inovatif cihaz sayesinde omurilik yaralanması geçirmiÅŸ felçli insanların yeniden hareket etmesi mümkün olabilirken, Parkinson ya da Epilepsi hastalıklarındaki istenmeyen titreme ve nöbetlerin önüne geçilebilir. Halihazırda hayvanlar üzerinde denenen “Wand” teknolojisinin insanlar üzerinde olumlu sonuçlar vermesi halinde, sayborg çalışmaları üzerinde de önemli bir etki yaratması bekleniyor.

Kaynak: Interesting Engineering