Her geçen gün daha fazla bireyin sosyal ağlara katıldığı yeni medya düzeninde, pek çok sektörde olduğu gibi sağlık sektöründe de pazarlama uzmanları, sosyal medya faaliyetlerini pazarlama, ağ geliştirme ve iletişim stratejilerine dahil etmeye başladı. Sağlık sektörü tüm dünyada, sosyal medyada çok sayıda insanı kendine çekiyor. ABD’de yapılan bir araştırmaya göre kullanıcıların %34’ü sağlık bilgisi aramak için sosyal medyayı kullanıyor.

Vizyon eksikliği ya da bilgi eksikliğinden kaynaklı hala sosyal medyaya giriş yapmayan sağlık sektörü çalışanları için, sosyal medyanın sağlayabileceği yararları kaleme alıyoruz.

Tıbbi Bilgi ve Sağlık Bilgisinin Hızlı Yayılımı

İnternet, bilginin hızlı yayılımı için şüphesiz oldukça önemli bir araç. Ne var ki, doğru bilgiye ulaşmanın kolay olması kadar, yanlış bilgiye ulaşmak da mümkün. Sosyal medyanın hayatımıza girmesiyle beraber sağlık sektörü markalarına da tüketicilere doğru ve güvenilir bilgileri aktarmak için fırsat doğdu.

Doğru bilgi kaynaklarına en iyi örneklerden biri olarak; Inspire verilebilir. Inspire, hastaların kendi semptomlarını girerek tedavi yöntemlerini araştırdıkları, bu arada aynı hastalığa sahip hastalarla iletişime geçebildiği üstelik deneyimli tıbbi bir ekipten de cevaplar alabildikleri bir platform.

Ayrıca son zamanlarda oldukça popülerleşen PatientsLikeme platformu da bilgi yayılımını hızlandıran servisler arasında. PatientsLikeme kardeşleri ALS hastalığına yakalanan iki kişi tarafından kuruldu. Platformun amacı, aynı hastalığa yakalanan bireylerin verilerini toplayarak medikal araştırmalara veri sağlamak. Böylece tedavi bulma sürecini hızlandırmak, bu sosyal ağa katılan hastalarla paylaşılan bir sorumluluk halini alıyor.

İki platformunda kar amacı gütmeyen sağlık kuruluşlarıyla çalışarak yayılacak bilginin geçerli ve güvenilir olması konusunda güven sağlamaya çalıştıklarını görüyoruz.

Mesajlarını İletmenin Düşük Maliyetli Yolu

Şüphesiz sosyal medya, mesajlarınızı en hızlı iletebileceğiniz platformları önünüze sunuyor. Üstelik bu platformların çoğu da ücretsiz. Bu durum maliyetleri düşürmenizde çokça yardımcı oluyor. Zaten vizyoner pazarlamacıların sosyal medyaya balıklama bir atlayış gerçekleştirdiğini hatırlayacaksınızdır.

Sosyal medya sayesinde; nerelerde, ne kadar, ne zaman, kimler arasında, nasıl konuşulduğunuzu gözlemleyebilir, bu gözlemlerle sağlık kuruluşunuzun geleceğine ilişkin gözlemlerde bulunabilirsiniz. Kapatmanız ya da iyileştirmeniz gereken servis / ürünlerinizi fark edebilir, iyileştirme ya da yeni ürün geliştirme projelerini hayata geçirebilirsiniz. Tüm bu faaliyetlerinizi yaydığınız mesajlarla hedef kitlenize ulaştırabilir, bunu yaparken en az ücretle en çok kişiye ulaşabilirsiniz.

Sosyal Medyanın İşbirlikçi Huyu

Sağlık sektörü dışındaki sektörlerde sosyal medya daha çok marka bilinirliğini arttırma, farkındalık yaratma, yenilik ve düşünce liderliğinin kanıtlanması için kullanıldı. Ayrıca bazı markaların sosyal medyayı saldırgan bir şekilde sürekli mesaj veren bir kampanya aracı olarak kullandığına da şahit olduk. Müşterilerin konuşmaları gözlemlendi ve bu konuşmalara yol açan sorunlarla ilgili eylem planları yapılmaya çalışıldı.

Sağlık sektörü için bir başarı hikayesi yazılacaksa, o da ABD’li Mayo Clinic tarafından gerçekleştirilen marka farkındalığı kampanyasıdır. 2005 yılında üç büyük sosyal medya kanalında (Facebook, Twitter, Youtube) aktif hale geçen Mayo Clinic, yayınladıkları podcastleri paylaşmak ve indirilme oranlarını arttırmak için sosyal medyayı kullandı. Facebook fan sayfası, Twitter hesabı ve bir Youtube kanalı ile kampanyadan mükemmel sonuçlar alındı. Podcastlerin indirilme sayısı 8,000’i geçti.

İyi bir oyuncu olur, stratejik planlarsanız; sosyal medya sizi asla yüzüstü bırakmaz.

Geleneksel Medyayı Etkileme

Türkiye’de durum ne bilemiyoruz ama, Middleberg İletişime göre gazetecilerin %70’i raporlarını hazırlarken sosyal ağlardan yardım alıyor. Sosyal medya çok farklı şekillerde geleneksel medyaya etki eder.

Bloglar, mikrobloglar ve forumlar pazarlamacılar tarafından kullanılarak yaratılan tartışma ortamı, tweet ile duyurduğunuz bir ameliyat etkinliği, geleneksel medyada kolayca yer bulabilir. Üstelik normalde çok fazla para ödemeniz gereken bu mecralar, haberi yayabilmek için sizden izin bile alabilirler.

Kriz İletişimi

Kriz zamanlarında serin kanlı olmak özellikle sağlık sektöründe çok önemli. Krizin en büyük özelliği zamanlamasının çoğu zaman kötü olmasıdır. Bu gibi zamanlarda sağlık hizmeti sunan firmalar Facebook, Google+, Twitter gibi gerçek zamanlı paylaşım yapmaya olanak sağlayan ağların gücünü kullanabilir.

Büyük doğal felaketlerde, yangınlarda vb. bir çok olayda, sosyal medya kanalları kullanılarak çok fazla kişiye doğru bilgi zamanında verilebilir. Acil serviste açılan boşluklar, cerrah eksikliği için yardım mesajları, boş ameliyathane ya da lokasyon paylaşımı sayesinde en yakın hastaneye ulaşım sosyal medya kanalları üzerinden hızlı ve etkili biçimde gerçekleştirilebilir.

Tıbbi Personel Eğitimi

Tıbbi eğitim doğası gereği görselliğe ve modellemeye önem verir. Youtube’a ameliyatlarınız esnasında çekilen bilgilendirici videoları yükleyebilir ve müdahale süreçlerini açıklayarak tıp öğrencilerine yardımcı olurken; hastalarınızın da süreçle ilgili bilgilenmelerini sağlayabilirsiniz.

Belli konularda bilinirliğin artması için sosyal medyadan faydalanabilirsiniz. Ülkemizde bunların pek çok örneğini görebilmekteyiz. Gece yatak ıslatma konusunda önemli adımlar atan Türk Toraks Derneği, Türkiye Alzheimer Derneği’nin sayfası gibi pek çok sayfaya ulaşmak mümkün. Bu sayfalarda hastalıklarla ilgili bilgilerden çok, hastalara verilen tavsiyeleri, yaşamlarını daha kaliteli hale getirmek için verilen önerileri bulmak mümkün. Ayrıca bu topluluklar sayesinde, bilgi derinliğinin artması ve toplumun eğitilmesi de söz konusu.

Çok geç kalmadan sosyal medyanın tüm nimetlerinden yararlanmak için adımların atılması gerekiyor. Özellikle sağlık sektörünün çokça işine yarayacak olan sosyal medya araçlarının doğru kullanım ile mucizeler yaratması mümkün görünüyor.