Dijital sağlık alanının genişlemesi ve tüm dünyaya yayılmasıyla büyük bir sorun ortaya çıkmaya başladı: kendi kendine teşhis. Kendi kendine teşhis, tüm dünyada mobil teknoloji ve sosyal medyanın popülerleşmesiyle etkisini arttırdı. Her ne kadar kişi kendinin doktorudur söylemi var olsa da, hepimizin dikkatli olması ve teşhis / tanı süreçlerinde doktora başvurması gerekiyor.

Bupa sigorta şirketinin yaptırdığı bir araştırmanın sonuçları, çevrimiçi bilginin yayılımıyla kendi kendine teşhis istatistiklerini gösterdi. Detaylı infografiğini yazımızın sonunda  görebileceğiniz araştırmanın sonuçları şöyle:

• Avustralya’lılar %42, Çin (%53), Yeni Zelanda (%49) ve ABD (%45) ile dünyanın en büyük çevrimiçi kendi kendine teşhis koyan nüfusunu barındırıyor.
• Avustralya’da kendi kendine teşhis koyan bireylerin %42’si interneti hastalıklarına teşhis koymak için bilgi aramasında kullanıyor.
• Genç nesil interneti kendi tıbbi durumlarına teşhis koymak için daha çok kullanıyor. 18-24 yaş arası bireylerin %56’sı, 25-34 yaş arası bireylerin %55’i ve 65 yaş üstü bireylerin %23’ü kendi kendine teşhis için çevrimiçi bilgilere başvuruyor.
• Avustralya’lı kadınların %46’sı, erkeklerin ise %39’u kendi kendine teşhis koyuyor.
• İnternette bulunan bilgilerin kaynağını kontrol edenlerin oranı ise %43.
• Avustralya’lıların %29’u uzun süreli tıbbi durumlarını kontrol altında tutmak için internetten buldukları bilgileri kullandıklarını belirtiyor.
• Herhangi bir sağlık konusunda ya da hastalık durumunda aile ve arkadaş tavsiyesi için sosyal medyaya başvuran Avustralya’lıların oranı ise %7.

Tüm bunlar göz önüne alındığında, doğru bilginin önemi bir kez daha ortaya çıkıyor. İnternet ortamında pek çok doğru bilgiye ulaşmak mümkün olduğu gibi, yanlış bilgilere denk gelmek de son derece olası. Yanlış yönlendirmeler ve benzer semptomlar teşhisinizin yanlış olmasına yol açabilir. Bunun için önce aile hekiminize, sonra uzman doktorunuza danışmanız son derece önemlidir.