Dijital Sağlığın Beklenmedik Sonuçları
Artık dünyayı gözlemleme şeklimiz çoğunlukla dijital ortamda yani sosyal medya platformları aracılığıyla oluşmaktadır. Bu konudan biraz daha bahsetmek gerekirse; sosyal medya aktvitelerimiz bu kadar fazla değilken hayatlarımızda bir “gerçek hayat aktiviteleri” ve “dijital aktiviteler” olarak ayırabileceğimiz bir farklılaşma vardı. Bu iki türün arasındaki çizgi ise dijital dünyada var olma saatlerimizin artması ve kullanım alanlarının değişmesi ile gittikçe belirsizleşmeye başladı. Öyle ki artık gittiğimiz her mekandan yediğimiz her yemeğe ve gündemle ile ilgili olan tüm yorum ve düşüncelerimizden gerçek hayatta da yaptığımız tüm hareketler anlık olarak dijital profillerimize de yansımaktadır. Facebook, Twitter, YouTube, FourSquare, LinkedIn, Flickr, Pinterest ve benzeri daha pek çok platform, kullanıcılara hayatta tecrübe ettikleri farklı tür davranışları dijital ortama taşımalarına olanak sağlamıştır. Hal bu şekilde olunca, sağlıkta da benzer gelişmeler meydana gelmiştir.
Bu gelişmelerden en göze çarpan durum, araştırmaların da bize gösterdiği üzere; A.B.D. vatandaşlarının %85’i internet kullanıcısıdır ve bu nüfusun yaklaşık %72’si herhangi bir hastalık durumunda bir doktora danışmadan önce dijital dünyada sağlık bilgisi arayışı yapmaktadır. Yapılan bu arama çoğu durumda ya belli bir hastalık üzerine ya da kişinin kendinde gördüğü semptomların aratılması şeklinde olmaktadır. Ayrıca, hastaneler hakkında yapılan yorumların incelenmesi, doktorların sosyal medya platformlarındaki profilleri ve olumlu hasta görüşleri bu aramaların önemli bir yüzdesini oluşturmaktadır. Bu durumda, sağlık sektörü de kişilerin ihtiyaçlarına yönelik olarak aktivitelerini dijital ortamlara taşımaya başlamıştır.
Sağlık hizmetlerinin dijital dünyadaki etkinliği ve aktivitelerinin bir sonu olarak da yakın zamanda ortaya çıkabilecek bazı durumlar oluşmuştur. Bu durumlardan ilk 3 tanesi ise;
1- İzole Edilme Durumu ve Yüz Yüze Etkileşim Eksikliği
Hastaların kesinlikle teknolojiye ihtiyaç duyduğunu ve sağladığı avantajlardan yararlanmaya hakları olduğu söylenebilir. Fakat tüm bu imkanlar, zaman geçtikçe hastaları bir şeyden mahrum olmaya doğru itmektedir; empati kurulmasına ve dinlenme ihtiyacının karşılanamamasına. Her hasta, mutlaka bir doktor ya da hemşire tarafından bire bir olarak konuşmaya, duygu alışverişini gerçekleştirmeye ve anlaşılmaya ihtiyaç duymaktadır. Her ne kadar sosyal platformlarda bu duygular bir noktaya kadar yaşanabilse dahi bire bir görüşmelerde el edilen sonuçla bir olmamaktadır.
2- E-Sağlık Hizmetlerine Erişim
E-sağlık hizmetleri ve ürünleri gün geçtikçe artmaktadır, doğru fakat bir noktayı aslında iyi analiz etmekte de fayda var; bu hizmetlere ulaşabilmek için insanların çoğunun çok daha büyük ve bazı noktalarda lüks sayılabilecek bir hizmetten faydalanabiliyor olmaları lazım. Akıllı telefon sahibi olmayan ya da internet erişimi bulunmayan, maddi yetersizlikleri bulunan hastaların bu hizmetlerden faydalanabilmesi de olanaksızdır. Evet, bu hizmetler belli bir seviyede, ileri maliyetleri düşürmekte ve daha etkili olabilmektedir fakat unutmamak lazım ki sağlık hizmetlerinden en kolay yararlanması gereken kişiler, bu hizmetlere ulaşabilmek için gerekli araçlara sahip olamayan kişilerdir.
3- Bilgi Yüklemesi Durumu
Günümüzde hastalar artık kendi sağlık durumlarıyla ilgili bir karar vermekte çok daha kontrol sahibiler. Fakat bu herkes için geçerli değil. İnternette sağlık bilgisi arama oranları henüz bu kadar yüksek değilken, standart bilgi sahibi bir kişi genelde doktorun tavsiyelerine bire bir uymaktaydı. Fakat artık doktora dahi görünmeden yapılan bir araştırma, hastaya pek çok bilgi sunabilmektedir. Bu durum ise avantajları bir yana bazen dezavantajlar da sunabilmektedir. Örneğin, aşırı bir şekilde bilgi yüklemesine uğrayan kişi, hastalığıyla ilgili direkt harekete geçmek yerine bazı durumda hiç hareket yapmamayı da seçebilmektedir. Bu durum kişiyi pasif bir duruma sokabilmektedir. Böyle bir durumun oluşmasında tabii internet ortamında, hastalıklar ile ilgili doğru olmayan bilgi yığınlarının fazla olması da büyük pay sahibi ki bu sorun ancak yetkin sağlık profesyonellerinin dijital ortamda daha aktif olması sayesinde çözülebilir.
Peki siz daha önce kendi hastalığınız ile ilgili internette hiç araştırma yaptınız mı? Bu araştırmanın sonucunda elde ettiğiniz bilginin sizi bir yük altına soktuğu ve “ne yapılması gerektiği konusunda” çıkmaz düşüncelere soktuğu oldu mu? Bu konudaki fikirleriniz nelerdir?
Submit a Comment