Son zamanlarda iletişimin dijital mecralara bu denli kayması, sağlık alanında da yeni uygulamaları beraberinde getiriyor.
Düşünün ki sabah uyandığınızda boğazınız ağrıyor ve doktora gidip gitmeme konusunda kararsızsınız. Doktora gitmek isteseniz de alacağınız randevu saatini, bekleme zamanını ve kaçıracağınız önemli bir toplantıyı düşünüyorsunuz. İşte tam bu noktada Dr. Jay Parkinson zaman ve enerji kaybını önleyecek bir sistem geliştiriyor.

Amerika’da, şu anda yalnızca New York’lu çalışanlara hizmet eden bir kuruluş olan Sherpaa, bünyesinde dahiliye, dermatoloji gibi uzman branşları içeren ve sağlık danışmanlığı hizmetini online olarak gerçekleştiren bir sistem. Bu sistem ile kişi, hastalığının semptomlarını yazıyor, ağrı duyduğu bölgenin fotoğrafını çekip doktoruna e-posta atıyor. Daha detaylı değerlendirme ve gerekliyse ilkyardım/tahlil/ameliyat gibi işlemler için, sağlık danışmanları randevusunu telefon ile bildiriyor.
Dr.Parkinson’un bu uygulamadaki asıl amacı, teknoloji meraklısı hekim ve hastaları bir araya getirmek ve bununla birlikte maliyet-etkin sağlık uygulamalarına imza atmak.

Birebir iletişimi ve dirsek temasını önemseyen bir millet olarak, bu sistemin uygulanabilirliği şimdilik pek mümkün gözükmüyor.

Yine de gün içinde yediklerinizi Pinterest ya da Instagram üzerinden diyetisyeninizle paylaştığınızı, ya da eczanede kararsız kaldığınız vitamin destekleri arasında, hangisinin size daha uygun olduğunu, aile hekiminize tweet atarak sorduğunuzu hayal edin. Sağlık danışmanınıza bu kadar kolay ulaşabiliyor olmak, böyle bir sistem ile kolay olabilirdi.
Günümüzde bu sistem çok rağbet görmeyecek olsa da, Genç Türkiye araştırması fikrinizi değiştirebilir. 26 ilde 13-29 yaş arası 3000 genç ile yapılan bu araştırmaya göre, gençlerin %8.3’ü tuvalete bile gitmeden internete giriyor. Bu veri doğrultusunda, reçetesini e-posta yolu ile almayı tercih edecek bir nesil aslında çok uzak gözükmüyor.