Sağlık kioskları (kısıtlı bilgi girişi olan bir bilgisayarlar) deyince akla, yıllardır eczanelerde tozlu halde duran otomatik kan basıncı ölçme cihazları geliyor. Fakat bu cihazların yeni versiyonları kullanıcılara farklı hizmetler sunabiliyor.

Yeni nesil kiosklar, sadece kalp basıncı ölçmekle kalmayıp kilonuzu, boyunuzu ve yaşınıza göre demografik bilgileri de sizinle paylaşıyor. Bununla da kalmayıp bir tıbbı görevli ile canlı video konferans yapmanızı sağlıyor. Sahip olduğu stetoskop, otoskop, dermoskop ve diğer tanı cihazları ile muayene olunabiliyor. Ayrıca bu cihazlar, hastalara yaşadıkları semptomlarla ilgili ve reçetesiz bir ilaçla tedavi görüp görmediğini öğrenmek için sorular soruyor ve bunları değerlendiriyor. Bu sayede hastaların özel sorunlarını çözmelerine yardımcı oluyor. Ama bunlardan en heyecan verici olan ise, hastaların kioska düzensiz kontrole gitmelerini engellemek amacıyla e-mail veya diğer medya araçları vasıtasıyla hastayı bilgilendirilmesi.

Yeni kiosklar neden bu kadar önemli?

1) Görünmeyene Ulaşmak

Sağlık kioskları; henüz teşhis edilmemiş, belirti göstermeyen ve henüz hasta olmayan kişilerin ev ekipmanları ile hastalıklarını teşhis etme potansiyeli taşımaktadır. Bluetooth ile iletişim sağlayan solunum cihazları gibi uzaktan görüntüleme cihazlarına kıyasla kiosklar, doktora gitmek istemeyen veya herhangi bir hastalığından şüphelenmeyen kişiler için de uygundur.

2) Basit İşlemler

Hastaları evinden takip etme oldukça zahmetlidir. Çünkü hastalar, telefonda verilen destek veya yazı ile belirtilen yönergelerden bir şeyi uygulamakta oldukça zorluk çekerler. Sağlık kioskları, hastaları yönlendirerek gerekli işlemleri yapmasını veya bir sağlık personeli ile video konferans yapabilmesini sağlar. Kiosklar, büyük önlemler için zayıf olmasına rağmen basit ve faydalı önlemler alınabilmesini sağlamakta işe yarayabilirler.

 3) Yeni Bir İş Modeli

Kiosklar, kullanıcıya yapması gereken bir işlem için çağrıda bulunabilir. Bu yüzden hastanın alması gereken bir önlem hakkında kullanıcıya bu yöntemler hakkında reklamlar da sunulabilir. Bu da ayrı bir gelir modeli oluşturur.

4) Hedefe Göre Pazarlama

John Wannamaker: “Reklama yatırdığınız paranın yarısı boşa gider ama hangi yarısı bilemezsiniz.” der. Sağlık sektörü için de bu boşa giden giderin geri kazanılması şüphesiz büyük bir kazanç olacaktır. Çünkü pazarlamacıların asıl amacı, ilgili tüketicilere ulaşmaktır. Kiosklar da hayati organlarını kontrol eden bu kullanıcılara bu esnada gönderilen reklam içeren mesajlar ile hedef kitleye daha rahat ulaşabilmeyi sağlayacaktır.

5) Asimetrik Rekabet

“Disruptif inovasyonlar” yani üreticiye yeni bir pazar oluşturmasında yardım eden inovasyonlar, sektörlerde büyük etkilere ve değişimlere yol açmışlardır. Kiosklar kesinlikle yeni bir buluş değildir ancak halihazırdaki sağlık endüstrisindeki büyük yatırımcılar bu tür cihazlara halen pek yatırım yapmamaktadır. Sektöre yeni giren firmalar ise mevcut iş modellerinin yanısıra rekabet üstünlüğü sağlayabilmek için bu cihazları deneyebilirler. Genç kullanıcıların sanal etkileşimleri tercih etme eğilimleri, kliniklere gelen hasta yoğunluğunu kontrol etme sorunları, eczanelerin yüksek marjlı ilaç satma gereksinimleri dikkate alındığında kiosklar, güçlü bir pazarı elinde bulundurmaktadır. Pazara erken girmenin avantajları ise; müşteri taleplerini erkenden belirleyebilme, bu alandaki verilere erkenden ulaşma ve kullanıcı isteklerine göre arayüz tasarlayabilme şeklinde söylenebilir. Geç gelenler bu alanda önemli engellerle karşılaşmaktadırlar. Bu heyecan verici gelişmeler karşısında pek çok sağlık firması ise henüz herhangi bir şey yapmamaktadırlar. Kiosklar, hastalar ile sağlık profesyonelleri arasında; tedavi tavsiyesi, ilaç reçeteleri ve hastaları sakinleştirmek konularında bir kaldıraç etkisi oluşturabilir. İlaç firmaları kiosklardan edinilen teşhis ve tanı bilgilerinden yararlanabilir ve kullanıcıya özel teklifler iletilebilir.