Sağlık sektöründe gelişen herhangi bir durum, ülke genelindeki herkesi birden etkilemektedir. ABD’de sağlık pazarlamacısı olmak için, bugüne kadar hiçbir uygun zaman belirlenememiştir. Sağlık sektörü hızlı, dinamik ve değişken pazar potansiyeline sahiptir. Endüstri haberlerinde açıklananlara göre, 2014 yılının ilk çeyreğinde sağlık sektörlerine yönelik fon yatırımları için ayrılan bütçe, yaklaşık 700 milyon dolara ulaşmıştır. 2013 yılının ilk çeyreğine kıyasla, yatırımlar %87 oranında artış göstermiştir. Pazarda 100.000’den fazla sağlık uygulaması vardır ve pek çok uygulama da, piyasaya sürülmek üzere yoldadır. Sağlık sektörünün pazarlama ve iletişim tarafına yönelik olan bu durum, hepimizi mutlu edebilecek bir haber. Ancak, daha büyük güçler daha büyük sorumluluklarla gelir. Sağlık sektörü ile ilgili yazılan her makalede de görebileceğiniz gibi, sağlık hizmetlerine yönelik ciddi gelişmeler söz konusudur. Her ne kadar gelişmeler hepimizi yakından ilgilendirse de, uygulanan yaptırımlar ve düzenlemeler dolayısıyla sağlık, pek çok Amerikalının yüzeysel yaklaştığı bir konudur.

Pazarlama alanında yapılan her şey, insanlar için göreceli bir durumdur: Sigortalı olma durumumuz, sağlık profesyonellerine erişimimiz, ilaçları elde etme kaynaklarımız, dijital erişimimiz ve sosyal ağlarımız birbirinden farklılık göstermektedir. Ancak tüm bu durumlar, birbiri ile aynı olmasa da benzerlikler göstermektedir. Doktor eksikliği, renklerine göre toplum sıkıntısı, sistemde yeni olan gruplar ve ilk kez sağlığa erişimde bilgi eksikliğinin yaşanması gibi sorunlar, toplum genelinin sahip olduğu ve üstesinden gelinmesi gereken sorunlardır. Olumsuzluklar, olumlu sonuçlara dönüştürüldüğünde sağlık hizmeti sektöründeki gelişmelerden, daha çok insan faydalanabilecektir.

Peki, tüm bu sıkıntıların üstesinden gelebilmek için, büyük fırsatlara eşlik eden sorumluluklar nelerdir? Sağlık politikası uzmanı ve sertifikalı sağlık profesyoneli olmasalar da, içlerimizde pazarlama ve iletişim uzmanı olan pek çok kişi bulunmaktadır. Bu da demek oluyor ki, bizlerin de yapabileceği bir şeyler olabilir. Neler yapabileceğimiz ile başlamak gerekirse: Örneğin, bizler sorunları nasıl bir araya getireceğimizi biliyoruz. Dinleyicileri anlamak, fikirler üretmek, problem çözmek, mesajlar oluşturmak ve hikayeler anlatmak aslında günlük hayatta yaptıklarımızdan çok da farklı şeyler değiller. Bizler, sağlık profesyonellerine ulaşabileceğimiz kanalları ve bu kanalları nasıl avantaja dönüştürebileceğimizin yollarını bulabiliriz. Performansımızı ölçümleyip neyin işe yaradığını neyin yaramadığını gözlemleyebiliriz. Yeniliği ve değişimleri takip etmek isteyen pazarlamacılar da, sağlık sektöründeki gelişimler için bu kanalları aracı olarak kullanabilirler. Böylelikle hızla artan yenilikler, toplum genelinde çok daha kolay benimsenebilir.

Örneğin tıp öğrencilerinin, sağlık hizmetinin gelişim alanına nasıl çekilebileceği, sağlık hizmeti konusunda farklı gruplara nasıl eğitimler verilebileceği, sağlık sistemlerine ulaşımda güçlük çeken kişilere toplum temelli desteğin sosyal medya, eğitim ya da sosyal yardım kuruluşları aracılığı ile nasıl sağlanabileceği, sağlık sektörünün geleceği olacak adımların atılması için oldukça önemlidir.

Uzmanlar, yerine getirmek üzere tüm bu gereken sorumlulukları üstlenebilirlerse, fırsatlar da beraberinde gelecek ve daha çok kişinin sağlık hizmetleri erişimi sağlanmış olacaktır.