Steve Jobs ilk iPhone ve iPad tanıtımına çıktığı zaman, ürünlerinin sağlık endüstrisini tam anlamıyla değiştireceğini büyük ihtimalle düşünmemişti. Ama olaylar tam olarak bu şekilde gelişti. Tablet bilgisayarların gelişimiyle birlikte, sağlık hizmetleri yeni bir dijital çağa adım atmış bulundu.

Günde bir elmanın sağlığa iyi geldiği söylenir. Günümüzde hem doktorların hem de hastaların Apple ürünleri aracılığıyla sağlık bilgisi edinmek için bir araya geldikleri düşünüldüğünde esprili bir şekilde bu sözün ne kadar doğru olduğunu görüyoruz.

Sağlık alanındaki bu değişimin öncüsü aslında Apple cihazlarından ziyade, Apple ürünleri için hazırlanan mobil uygulamalar oldu. Kişinin kendi sağlığı üzerinde daha fazla kontrol sahibi olmasını sağlayan bu uygulamalar, geliştiriciler için adeta bir altın madeni haline geldi.

İyi bir örnek vermek gerekirse; WebMD’nin geliştirdiği Medscape uygulaması iPhone ve iPad uygulamaları içinde önemli bir yere sahip. Bu uygulama sayesinde doktorlar hangi ilaçların hangi yan etkileri olduğunu güncel bir şekilde okuyabildikleri gibi, tıp alanındaki gelişmeleri de takip edebilmektedir.

Hatta Yale Üniversitesi Tıp Fakültesi bu gelişmeler doğrultusunda kağıt kalemi çoktan geride bırakmış gibi gözüküyor. Üniversite, öğrencilerinin her birine kablosuz bir klavye ile iPad dağıtmaktadır ve dersler de bu şekilde işlenmektedir.

Sağlık çalışanları, başını Apple’ın çektiği mobil gelişmeler ve uygulamalar sayesinde, bilgiye ulaşımın gerçekten zor olduğu bölgelerde etkin bir şekilde hizmet verebildi. Kenya ve Haiti gibi az gelişmiş ülkelerdeki sağlık çalışanları mobil teknolojiler sayesinde, dolaylı da olsa, pek çok hayat kurtardığını söylemek yanlış olmaz.

Sağlık odaklı uygulamalardan sonra ise, özellikle Apple ürünlerine yönelik olan ek aparatlar sayesinde, artık hem doktorlar hem de hastalar mobil cihazlarıyla basit düzeyde sağlık kontrollerini yapabilmektedirler.

Uygulama genişliği sayesinde yalnızca profesyonellerin değil hastaların da yeni bir döneme girmesini sağlayan mobil uygulama ve cihazlar, sağlık masraflarının azalmasında da çok büyük katkılar sundu. Gereksiz doktor ziyaretlerinin azalması amaçlanan bu uygulamalar sayesinde, hastaların temel seviyede sağlık durumlarını kontrol edebilmeleri ve dolayısıyla doktorların üzerindeki yükün azalması hedeflenmektedir.

App Store’da bugün 13.000’i aşkın sağlıkla ilgili uygulama bulunmaktadır. Uyku düzeninizi takip etmenizi sağlayan uygulamalar olduğu gibi, anne adayları için rehberlik ve bilgilendirme hizmeti sunan uygulamalar da mevcuttur. İlaç şirketlerinin de uygulama pazarına dahil olmasıyla birlikte bu çeşitlilik daha artmış gibi gözükmektedir.

Sağlık endüstrisi içinde yalnızca Apple ürünleri olmasa da, sektörde belli bir baskınlığının olduğu da inkâr edilemez. Önemli olan nokta ise, Apple hem ürünleri hem de uygulamaları sayesinde bu alanda yol gösteren firmalardan bir tanesi haline gelmiştir.

Son zamanlarda Apple’ın nasıl bir ürün geliştireceği hakkındaki söylentilerden bir tanesi de Apple iWatch. Eğer beklenildiği gibi bir ürün çıkarsa, sağlık alanında bir devrimin öncü rolünü üstlenen Apple bu geleneğini daha etkili bir ürünle devam ettirebilecek gibi gözüküyor.

Peki siz sağlık alanındaki bu gelişmeler hakkında ne düşünüyorsunuz? Apple geliştirdiği cihaz ve uygulamalar ile sizce de öncülüğünü sürdürebilecek mi yoksa yerini diğer büyük firmalara mı kaptıracak?