Son zamanlarda giyilebilir teknoloji ürünlerinin pazar payında yaşanan artış dikkat çekici. Özellikle tüketicilerin; gün içerisinde yediklerini takip etme, ne kadar hareket ettiklerini ölçme gibi isteklerinin tatminine yönelik çıkarılan giyilebilir teknoloji ürünleri, sağlık sektörünü büyük bir değişime zorluyor. Nasıl mı?

Aslında cevap çok basit. Özellikle son dönemlerde başlayan ve “kendini ölçüm” olarak adlandırabileceğimiz Quantified Self akımı, insanların gün içinde tükettikleri her şeyin ölçümünü yaparak sağlıklarını kontrol altında tutmalarına yardımcı oluyor. Apple’ın HealthKit‘i, Samsung’un akıllı saatleri ve son olarak Sony’den gelen Z3 ile uyumlu SmartWear, bu akımın ne kadar büyük gelecek vadettiğini gösteriyor.

Hastadan Tüketiciye Evrim Raporuna göre, büyük verinin ve sosyal tüketici verilerinin kesişimi; sağlık sektöründe önleyici çalışmaların ve sağlık bakımı hizmetlerinin gelişmesini sağlayacak. Bu gelişimle birlikte, sağlık sektöründen insanların beklentilerinin de artacağı öngörülüyor.

Sağlıkla ilişkili her konuda olduğu gibi, kendini ölçümde de bütünleşik bir anlayış yer alıyor. Mobil cihazınıza yükleyebileceğiniz verilerinizi, genel bir değerlendirme olarak cep telefonunuzun ya da tabletinizin ekranında görmek; size zaman kazandırabileceği gibi tasarruf etmenize de yardımcı olabilir. Sağlıklı yaşam gider kalemlerinizi günlük adım miktarınız, uyku miktarınız, yemek bilgileriniz, stres seviyeniz ve ağırlığınız olarak düşünün. Şimdi bunlara sağlık bilgileriniz olarak kan şekeri, vücut ağırlığı değişiklikleri, tansiyon, kalp fonksiyonunuz ve kandaki oksijen miktarınızı ekleyin. Bu verilerle birlikte sağlık bütçenizi oluşturan ödeme gücü, düşülebilir masraflar, ilaç masrafları ve sigorta durumunuzu çapraz olarak karşılaştırın. Bütün bu verileri tek başınıza değerlendirip bir sonuca varmanız büyük zamanınızı harcamayı gerektirir. Tam olarak bu noktada, büyük verinin değerlendirilebileceği kendini ölçüm uygulamaları devreye giriyor.

Tüm bu bilgileri değerlendirebilen, verileri ölçtüğü gibi kayıt altına alan akıllı giyilebilir teknoloji aygıtlarıyla sizin bu zamanı harcamanız önleniyor. Bütün bu faaliyetlerin sonunda kendini ölçümün kazandırdığı faydalardan birkaçı şöyle sıralanabilir:

• Gerçek zamanlı kişiselleştirilmiş önleyici sağlık hizmetleri,
• Sosyal medya topluluklarında yapılan paylaşımlar yardımıyla kişiyle daha ilintili içeriğe ulaşmak,
• Kişiselleştirilmiş alışveriş şansı (kişinin kendisine daha fazla fayda sağlayabilecek tekliflerle buluşturulması),
• Sağlıklı yaşamın getirebileceği ödüller (sigorta ve sağlık poliçesi indirimleri vb.).

Özellikle Amerikan sağlık sisteminin içinde bulunduğu değişim dönemi, pek çok yatırımcının ve kullanıcının, kendini ölçüm akımını sahiplenmesine yardımcı oluyor. Böyle bir değişimin sadece Amerika ile sınırlı kalamayacağı ise çok açık. Pek çok ülkede; giyilebilir teknolojiye duyulan ilgi, kendini ölçüm akımının giderek büyüyeceğine işaret ediyor.