Image Image Image Image Image Image Image Image Image Image
Scroll to top

Top

Sağlık Hizmetleri Profesyonelleri İçin Sosyal Medya Rehberi

Sağlık Hizmetleri Profesyonelleri İçin Sosyal Medya Rehberi
Can Aytı

Dünya Vasektomi Günü dolayısıyla, 18 Ekim 2013 gününde onlarca doktor yaptıkları vasektomi ameliyatlarını canlı olarak yayınladı. Bu olayın, sosyal medyada fırtına etkisi yaratarak medikal iletişimde yeni bir çağ açtığını söyleyebiliriz. Aynı zamanda, sosyal medyada yayın yaparak, mesleki davranış standardının yüksek olması gereken bu alanda doktorlar, hemşireler ve ilgili tıp uygulayıcıları kendilerini riske atmış olabilirler.

Bir Avustralya’lı hemşirenin sahte bir Facebook hesabı kullanarak, tembel ve beceriksiz olarak düşündüğü bir iş arkadaşına sosyal medyada saldırıp, çalıştığı hastane ve iş arkadaşına yazdığı hukuki bir mektubu Facebook sayfasında yayınlaması üzerine iş arkadaşının itibarına büyük zarar vermiştir. Sahte hesabı oluşturan hemşire yakalanıp, dava hala sürse de iş arkadaşı itibarını hala düzeltememiştir.

Bu ve buna benzer örnekler sayesinde, hastaneler artık çalışan kontratlarına sosyal medya ilkesi ekliyor. Fakat sosyal medyada hatırda kalan olayların en kötüsü bu değil. Twitter ve Facebook başta olmak üzere sosyal medya yanıltıcı sağlık bilgisi paylaşan insanlarla dolu. Bu insanların içinde iyi niyetli Facebook arkadaşlarından “kanıtlanmış sağlık yararları” satan pazarlamacılara kadar birçok kişi var.

Peki bir sağlık profesyoneli bu kadar büyük bir çöplükle nasıl başa çıkabilir? Sosyal medya koçu Leia Henderson, insanların bir sorunla karşılaştığında Google’a sormasını engellenemeyeceğine, ama paylaşılan bilginin delil kaynaklı, kullanışlı ve uygulanabilir olmasının daha iyi olacağına inanıyor.

Sosyal medya tıp profesyonelleri tarafından farklı yollarla kullanılabilir. Tabii her biri farklı risk ve kısıtlama içeriyor. İşte bu yollardan bazıları:

Doktor-Halk: Tıbbi uygulamaların pazarlanması olarak da düşünülebilir. Bu sistem web sitesi bazlı yada Facebook sayfasından iletilerle yapılabilir. Ama bireylerle birebir iletişime girilmemelidir.

Doktor-Hasta: Bu sistem hastalar için çok tercih edilebilecek bir uygulama olsa da güvenilirlik ve gizlilik açısından endişeleri beraberinde getiriyor. Hasta ve doktorun etkileşimlerini belgelemedeki zorluklar da bu sistemin kötü yönlerinden biri.

Doktor-Doktor: Bu yolla birlikte, doktorlar facebook üzerinden gizli gruplar oluşturup genel bilgileri paylaşabilir. Fakat, hasta bilgilerini herhangi bir sosyal medya aracında paylaşmak kesinlikle çizgi dışı olmalıdır.

Kısaca, bahsettiğim bu sistemlerin iyi yönleri:

  • Olumlu yönde sağlık tartışmalarına katkısı
  • Olumlu yönde hasta sağlığına katkısı
  • Hastaların kendilerini yanlış bilgilendirme konusunda eğitmesi

Ve kötü yönleri olarak:

  • Etik olmayan davranışlar olarak suçlamalarda bulunulması potansiyeli
  • Doktor-hasta gizliliği ihlali potansiyeli
  • Meslektaş gizliliği ihlali potansiyeli

Bu konu hakkında Avustralya Tıp Birliği birkaç kılavuz yayınladı. Bu kılavuzlarda bahsedilen ilkelerden birkaçı ise:

  • Doktorlar bu sistem için ayrı hesaplar kullanmalı, bir hesap kendileri için ve bir hesapta iş arkadaşlarıyla konuşmalar için.
  • Dışarıda bir billboard’da görmek istemediğiniz hiçbir şeyi söylemeyin yada paylaşmayın.
  • Hastalarınız hakkında hiç konuşmamanız, onların gizliliğini ihlal etmenizi tamamen engeller.

Sonuç olarak, dengeli bir şekilde kullanıldığında, tıp blogları, sosyal medya, sunumlar ve anketler eğitim olarak kullanışlı araçlardır. Doktorlar bilgilerini ve deneyimlerini çevrimiçi olarak paylaştığında herkes bundan yararlanabilir.

Submit a Comment