Image Image Image Image Image Image Image Image Image Image
Scroll to top

Top

Sosyal Ağlar ve Kullanıcı Sağlığı

Sosyal Ağlar ve Kullanıcı Sağlığı
Mehmet Deveci

Yaklaşık her iki yılda iki katı içeriğe sahip olan, Türkiye‘de kullanıcı sayısı son 10 yılda 2 milyondan 35 milyona yükselerek, yüzde 1.750 artan bir çığdan, yani internetten bahsediyoruz. Günümüzde bu dev bilgi deposunun ve aynı zamanda çöplüğünün bayrağını sosyal ağlar taşıyor. Birçok kullanıcının internet denilince aklına sosyal ağlar geliyor. Bugün dünya çapında 1 Milyar üyeyi geçen Facebook oldukça büyük nüfusu ile bu durumu gayet iyi özetliyor. Günlük hayatta yaşanılan katı ve kuralcı yapının dışında, sosyal ağların sunduğu “sınırsız özgürlük” insanlara cazip gelmektedir. Bu çekici tehlike de insanların bu zaafını kullanarak onlara her şeyi paylaşmaya teşvik etmektedir.

Teknoloji, kullanıcıları her an sınırsız bilgiye ulaşma imkanı konusunda erişilebilirliğiyle kuşatırken; kullanıcılar bu hız sayesinde hayatının her kademesinde bu hıza ulaşmayı istemekte ve bu da tatminsizliğe ve hoşgörüsüzlüğe neden olmaktadır. Ayrıca kullanıcıların ‘sosyalleşmek’ adına gerçekleştirdikleri sosyal ağ faaliyetleri, gündelik yaşamda birer asosyal; sanal yaşamda ise zahiri bir sosyallik durumuna itebileceğinden dolayı bu da ciddi boyutta ruhsal bozukluklara yol açabilir.

Konuya ilişkin yapılan bir araştırmada, internette haftada en az 24 saatini geçirenlerin bağımlı olabileceği belirtilirken, ağların sapkınlıkların sanal ortamda yaşanmasına imkan sağladığı, aldatmaları normalleştirdiğini, depresyona sokabildiğini ve asosyalleştirdiğini ortaya koyuyor. Kişinin olduğundan daha fazla dindar, daha fazla hümanist ya da devrimci gözükmesini kolaylaştıran bir araç olabiliyor. “Daha fazla takipçi” , “daha fazla beğeni” gibi düşüncelerle kullanıcının kendi kimliği dışında sahte yüzlere bürünmesi, kronik muhalif hale gelmesi gibi durumlar da beğeni duygusunun kişileri narsistleştirebildiği riskini de ortaya konuluyor.

Araştırmada da belirtildiği gibi ciddi psikolojik ve sosyolojik rahatsızlıklardan korunmak, internet bağımlılığından kurtulup sanal ortamların da gündelik yaşamın bir yansıması olduğunu bilip bunun farkında olmaktan geçiyor.

Submit a Comment