Kişisel sağlık bilgilerinizin toplum yararına kullanılması için ifşa edilmesini ister miydiniz? Bu sorunun yanıtını almayan çalışan bir grup bilim adamı, seçtikleri belirli hastalara, elektronik hasta kayıt (EHR) sisteminde bulunan bilgilerini, sosyal medya hesaplarına bağlayabilirler mi diye sordu.

BMJ Quality and Safety’nin açıkladığına göre, %71’lik büyük bir kitle bu soruya olumlu cevap vermiş bulunuyor. Sosyal medyanın, bilgi kaynağı olarak sürekli kazılması ve veri toplanması son 6 yıl içinde gittikçe önem kazanan bir kavram. Sağlıklarıyla ilgili bilgileri bu tarz platformlarda paylaşan insanların da, hasta ve sağlık hizmetleri ilişkisini daha iyi anlamadaki rolü ise, göz ardı edilemeyecek bir gerçek. 1000’den fazla katılımcının verilerini araştırma için paylaştığı söyleniyor. Bu sayede 7 aylık bir süreçte, 1.4 milyondan fazla Facebook iletisi ve Tweet incelendiği belirtiliyor. Daha sonra araştırmacılar hastaların hastanelerle ilgili görüşlerini öğrenmek için sadece Twitter’a odaklanmışlar.

Araştırmaya katılan kişilerde gözlemlenen karakteristik özellikler ise şöyle:

– Günde en az 1 paylaşım yapmak.
– Orta yaşın altında olmak.
– Çoğunlukla özel sigorta sahibi olmak.
– Kendi bilgilerine erişim izni vermeyenlere göre, ACİL’e gitme oranlarının fazla olması.

Bu tarz araştırmaların yapılmasının en büyük faydası, hastaların sağlık hizmetleri hakkındaki kanısını ve hastaların kendi aralarında nasıl iletişim kurduğunu öğrenebilmek. Bilgi kirliliğini süzgeçten geçirdikten sonra ortaya çıkan değerli verilerin ise, ileriki aşamalarda eğitim kampanyaları ve yeni sağlık hizmetleri için kullanılacağı belirtiliyor.